Kadınlar Neden Aldatır?

Sağlıklı Hayat 28 Ekim 2017

1 2.282 5 dakika okuma süresi

Kadınlar Neden Aldatır?

Kadınlar neden aldatır ve aldatırken nasıl belirtiler verir sorularının cevabı büyük çoğunlukla kişileri net bir cevaba götürmemektedir. Bunun sebebi; kadının aldatma sürecindeki tutumlarının rutin zamanlardaki tutumlarıyla benzeşmesidir. Kadınlar bir günde pek çok duyguyu büyük şiddetlerde yaşayabilecek bir enerjiye sahiptir ve çok yönlüdür.

Duygusal olduklarından ruhsal çöküntüler de kadınlarda daha sık görülür. Bundan dolayı davranışlardaki dalgalanmalar çok dikkat çekmez. Erkeğin detaycı olmayan ve aldatılmayı kendisine konduramayan yapısı, ayrıntıdaki izlerin fark edilmesinin de önüne geçmektedir.

Kadınların aldatması genellikle sık görülen bir şey değildir. Bunun en büyük sebebi toplumun kadının aldatması konusunda yaptırımının ağır olmasıdır. Çoğunlukla kadınlar bunu göze alamaz ve sineye çekmeyi tercih eder. İçinde bulunduğu ağır sorumluluklar da bunun önüne geçmektedir. (Çocukların bakımı, ev ve dışarı işleri…) Ağır sorumluluklar altında olan bir kadının aldatma ihtimali oldukça düşüktür. Çünkü bunca sorumluluğu ile birlikte aldatmanın vermiş olduğu o zor sürecin üstesinden gelemeyeceğini çok iyi bilir.

Kadınların Aldatma Sebepleri Nelerdir?

Kadınlar duygusaldır ve her şeyden önce duygusal eksiklerini giderme yolundadır. Bir erkeğin kendisini ne kadar arzu ettiği ya da ihtiyaçlarını ne ölçüde karşıladığı bir aşamadan sonra önemini yitirmektedir. Sevilme ve değer görme isteği her zaman ağır basar.

Duygusal açlık çeken bir kadın genellikle seçici değildir. Bu duygusal boşluğunu dolduran kişiye yaş ya da mevki gözetmeksizin kapılabilse de; yaşanabilecek pek çok riski ve sonraki adımları hesap edebilme durumlarından dolayı çoğu defa üstesinden gelemeyeceğini düşünerek hayallerinden vazgeçmektedir.

Kadınların cinsel arzuları da en az erkekler kadar yoğundur. Beğenilmek, arzulanmak her kadının isteyebileceği bir şeydir; ancak kadın yeterince sevgi gösterilmediğini hissettiği anda cinsellikten uzaklaşma eğilimindedir. Erkekler genelde duygusal bağ kurmadan da cinsel ilişki yaşayabildiklerinden bu durumu anormal karşılar ve işler daha da çıkmaza girer. Anlaşılmadığını düşünen bir kadın ise düşüncelerini gerçekleştirmese bile her zaman zihninde duygusal olarak sığınabileceği alternatifler oluşturur. Bu alternatifleri değerlendirebileceği fırsatı bulup da değerlendirmeyen kadın da vardır; her şeyi göze alıp aldatma yoluna giren kadın da vardır. Bu durum tamamen kadının eşi ya da sevgilisinin tutumuyla alakalıdır.

Bir erkek gösterdiği anlayış, şefkat, sevgi, romantizm ile kadını kolaylıkla elinde tutabilir ve aklının bir köşesinde tuttuğu tüm alternatifleri bir anda yok ettirebilir. Tam tersi olduğunda ise kadın aldatmak için yeterli sebebin biriktiğini düşünerek olmayacak adımlar atabilmektedir. Kadını aldatma yoluna girdiren diğer yaygın sebepler şunlardır:

İlgisizlik:

Erkeklerin işten eve geldikten sonra maç izlemeye ve bilgisayar oyunu oynamaya yönelmeleri pek çok kadının ortak sıkıntısı haline gelmiştir. Erkekler herhangi bir şeye kanalize olduklarında etraflarından tamamen soyutlanmaktadır. Çünkü beyin mekanizmaları her türlü durumu parça parça ele almaya programlanmıştır.

Bu durumlarla sınanan bazı kadınlar erkeklerinden ilgi görmek için onların yöneldiği aktivitelere yönelmeye çalışır ve istediği ilgiyi koparmayı umar. Bu süreçte de umduğunu bulamayan kadınlar ruhsal çöküntüye uğrar ve bu ruh halinden çıkabilmek adına kendisini iyi ve özel hissedebileceği yerlere yönelir. (Bu alışverişe çıkmak ya da kız arkadaşlar ile görüşmek de olabilir; kendisine ilgi veya şefkat gösteren bir erkek de olabilir.)

İntikam:

Kadınlar eşleri tarafından aldatıldıklarını anladıklarında “Sen aldatırsan ben de aldatırım.” mantığıyla yola çıkıp gizli ya da aşikâr bir şekilde aldatma yoluna gidebilmektedir. Genellikle burada bir başkasına duygusal bir bağlanma yoktur, tek amaç durumu eşitlemek ve aynı şekilde eşinin canını yakmaktır. Ancak hırsla atılan bu yanlış adım genellikle istenilen sonuca ulaşmaz ve zararlı çıkan kadın olur.

Erkekler aldatsa bile aldatılmayı kendilerine asla konduramadıklarından ve gururlarına yediremediklerinden böyle bir durumla karşılaştıklarında kolay kolay tolerans göstermezler. Erkek yaptığı şeyi anlamadığı gibi kendisini haklı bile çıkarır ve toplum da kadını kınarken erkeği kollar.

Mutsuzluk:

Sevmeden ve istemeden evlenen; istese bile evlendikten sonra umduğunu bulamayan kadınlar bu gruptadır. Kadınların evlilikten umduğu şey genelde yüksek bir ilgi veya sevgi olsa da bazı kadınlar için durum farklı olabilir.

Daha yüksek bir gelir, statü, güç, şöhret gibi zaafları olan kadınlar da vardır. Bu tür zaaflarını genellikle gizli tutarlar ve bastırmaya çalışırlar; çünkü açığa çıktığı takdirde onay almayacaklarını çok iyi bilirler. Bu bastırılmış duygular, özellikle “Sen daha iyilerine layıksın, ne vardı da evlendin bu adamla.” gibi sözler kullanan arkadaşlar ya da akrabalar tarafından gün yüzüne çıkarılır. Bu kompleks ve kibir içten içe büyüdüğü zaman kadın bir arayış içerisine girebilir. Herhangi bir mekânda tam da istenilen özelliklerde bir erkekle karşılaştıklarında uzun bir süreç içerisinde o erkeğe bağlanabilir ve fırsatını buldukları takdirde bu yasak olan ilişkiyi başlatabilirler.

Cinsel Tatminsizlik:

Genelde erkeklerin eşleri tarafından reddedildiği gözlenir; ancak bazı zamanlarda kadınlar da yatakta erkekleri tarafından reddedilmektedir. Erkeğin kadını cinsel anlamda reddetme veya tatmin edememe sebepleri şunlardır:

Erken boşalma (Kadını tatmin etmeye yetmeyecek bir süre içerisinde boşalma.)
Aseksüellik (Cinsel arzuların olmaması durumu)
Erkeğin sadece kendi tatminine odaklanması ve kadının tatmin olup olmadığını önemsememesi
Evdeki ya da işteki sorunları, borçları ve diğer pek çok olumsuz durumu erkeğin kafasına takması ve yataktan uzaklaşması

Kadınlar çoğu defa bunu sineye çekip duygularını bastırmaya çalışır. Hatta böyle istekleri olduğunu söylemeye utanan kadınlar bile vardır. (Yaşadığı toplumun cinselliğe bakış açısı böyle durumlar doğurabilmektedir.) Kadınlar genellikle bu sorunu çözmek için çok fazla çaba gösterirler ancak erkekler sorunlu olduğunu çoğunlukla kabul etmek istemez ve sorunları çözmek yerine geçiştirmeyi tercih eder. Bu tip durumlarda bir kısım kadınlar hem ruhsal hem de cinsel anlamda kendilerini tatmin edebilecek bir erkek bulduklarında aldatma yoluna girebilir.

Psikolojik Bozukluklar:

Kadınların aldatma çemberinin içerisine girmesindeki belki de en yaygın sebep psikolojik sorunlar yaşamasıdır. Özellikle Bipolar bozukluk yaşayan ve manik dönemde olan kadınlar; fazlasıyla taşkın olan bu ruh hallerinde tanıdık ya da tanımadık pek çok erkekle cinsel birleşme yaşayabilir ve bütün bu yaşanılanları normal karşılayarak pişmanlık duymayabilirler.

Bazı Psikoz çeşitlerinde de kadınlar çevrelerindeki zengin ve güçlü erkeklerin kendilerine âşık olduklarını düşünerek akla sığmayacak aldatma girişimlerinde bulunabilmektedir. (Erotik hezeyanlı paranoid)

Aldatan Kadın Nasıl Davranır?

Kadınların neden-sonuç ilişkilerini hızlı bir şekilde kurabilen, birkaç adım sonrasını görebilen detaycı yapıları genelde yakalanmalarını engeller. Kadınların aldattığını anlayabilmek için çok detaylı bir araştırma yapmak, girip çıktığı her yeri takip etmek ve bunu kesinlikle hissettirmeden yapmak gerekir. Kadınlar kendisinden şüphelenildiğini çoğunlukla hemen hisseder ve peşine düşüldüğü ihtimalini düşünerek o hissiyat geçene kadar olabildiğine dikkatli davranıp hedef şaşırtabilir.

Eşi ya da başka birisi tarafından yakalanma ihtimalini bile göz önünde bulundurarak durumu nasıl lehine döndürebileceğini önceden düşünür ve planlarını oluşturur. Buna rağmen aldatan bir kadın bazı belirtiler vermektedir:

Kendisine bakmazken bakımlı olmaya başlaması (Makyaj, manikür-pedikür, spor)
Gardırobunu değiştirmesi (Daha gösterişli, sevimli giysiler ve takılar almaya başlaması)
Saç modelini değiştirmesi (Rengi, stili, uzunluğu)

Bunlar belirti sayılabilse de kesinlik içermez. Kadınlar bir TV programından aldığı ilhamla da kendilerini köklü bir şeklide değiştirebilir. Özellikle depresyona giren kadınların saç stillerini değiştirme yoluna çok sık girdikleri de bilinmektedir. Bunlardan daha güçlü olan belirtiler şunlardır:

Sorunları çözmek ve romantizm yaşamak için devamlı eşiyle iletişim kurmaya çalışan birisiyken iletişimi tamamen kesmesi ve mümkün olduğunca az muhatap olması
İyi ve özveriliyken bir anda acımasız davranmaya başlaması
Cinsel yakınlık durumlarında “irkilip” uzaklaşması
Sorunları çözme şansı vermemesi, daha başka sorunlar çıkartması
Çok dalgın olması ve anlamsızca gülümsemesi
İnternet ve telefonda hiç olmadığı kadar vakit geçirmesi

Aldatıldığını Öğrenen Erkek Ne Yapmalı?

Aldatmak güven ve saygıyı zedeleyen; yani ilişkiyi temelden sarsan bir durumdur. Bundan dolayı affetmek ve sineye çekmek o kadar da kolay olmayacaktır. Pek çok kadın ya da erkek evliliklerinde sorunlar yaşayabilse de aldatma yoluna girmemeyi ve sabretmeyi tercih eder.

İlişkiyi yürütmek büyük bir problem haline gelmişse de eşler uzman yardımı almak da dâhil olmak üzere ellerinden gelen her şeyi yapar. Sonuç alınamadığı takdirde yolları ayırarak hayatlarına başkalarıyla devam edebilirler. Aldatmak bir kişilik problemidir ve suç sadece aldatana aittir. “Sen bunu yapmasaydın ben seni aldatmayacaktım.” gibi suçlayıcı sözlere aldatılan kişi itibar edip kendisini suçlamamalı ve özsaygısını ayaklar altına almamalıdır.

18 yaşından küçük çocukları olan eşler -eğer ciddi bir pişmanlık da söz konusuysa- ayrılma yoluna girmeden önce mümkünse bu evliliğe bir şans daha vererek evlilik terapisi almayı ve sorunları çözmeyi denemelidir. Aldatma gibi sarsıcı bir süreçten geçen evlilikler bile bu terapiler sayesinde düzelebilmekte ve eskisinden daha güzel devam edebilmektedir. Bazen tüm sorunlar düzeldiği halde aldatmaya devam edenler vardır. Bu kişiler aldatmayı yaşam biçimi haline getirmiş kişilerdir. Böyle durumlara kesinlikle prim verilmemelidir.