Beyin ve Sinir Cerrahisi

İnme Nedir? İnmenin Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

İnme Nedir? İnmenin Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

İnme, beynin bir bölümünün, damarda tıkanma ya da kanama sonucunda beslenememesi sonucu ortaya çıkan ve hayati tehlike yaratabilen oldukça önemli bir durumdur.

Vücudun yarısında ya da bir bölümünde güçsüzlük, konuşmada bozulma, konuşulan dili anlamakta güçlük, dengesizlik, görme kaybı, vücudun yarısında hislerin algılamasında anormallik inmenin sık belirtileridir. Bu semptomlar görüldüğünde, hastaya soğuk uygulamak, kolonya ile ovmak gibi yanlış bilinen yöntemlerle zaman kaybedilmemelidir.

İnme tedavisinde en önemli bölüm, sağlam beyin dokusunun korunmasına yöneliktir. Sağlam dokunun korunması, işlev ve doku bozukluğunun önlenmesi, hayati tehlikenin atlatılması için hastaneye erken başvurulmalıdır.

İnme ve felç arasındaki fark nedir?

Aslında inme, tüm beyin damar hastalıklarını ifade etmekteyken felç; inme sonucunda gelişen güçsüzlük için kullanılmaktadır. Ancak bunlar tıbbi olarak daha farklı şekilde ifade edilir.

İnme belirtileri nelerdir?

İnme çok geniş bir yelpazede belirti oluşturabilir. İnme belirtilerinin en önemli özelliği ani olarak gelişmesidir.

En çok görülen inme belirtileri şunlardır:

  • Vücudun yarısında ya da bir bölümünde güçsüzlük
  • Konuşmada bozulma, peltek konuşma
  • Konuşulan dili anlamakta güçlük yaşama
  • Dengesizlik
  • Görme kaybı
  • Vücudun yarısında hislerin algılamasında anormallik

Bu semptomlar kalıcı olabileceği gibi 24 saat içinde düzelen geçici iskemik atak denilen şekilde de olabilir. Daha nadir olarak hesaplama, yazma ve okuma fonksiyonlarında bozulma ya da bir tarafın ihmal edilmesi gibi semptomlar da görülebilir. Belirtilerin inme nedenli olup olmadığı nöroloji hekiminin muayenesiyle anlaşılır.

Kişinin kendisinde ya da yakınlarında, inme belirtilerine benzer şikâyetlerin geliştiği gözlemlendiği  anda hasta hızla hastaneye ulaştırılmalıdır.

İnme tedavisinde en önemli bölüm, sağlam beyin dokusunun korunmasına yöneliktir. Hastada bu semptomların görülmesi sonrasında hastaya soğuk uygulamak ve kolonya ile ovmak gibi yanlış bilinen yöntemler sonucu zaman kaybedilmekte ve hastada daha ağır sakatlık bulguları kalmakta veya hastanın hayati fonksiyonları tehlikeye girmektedir.

İnmenin nedenleri nelerdir?

İnmenin risk faktörleri olarak adlandırılan ve inmeye yatkınlık yaratan durumlar vardır.

İskemik inmenin risk faktörleri şunlardır:

  • Hipertansiyon
  • Diyabet
  • Kalp hastalıkları
  • Yüksek kolesterol
  • Obezite
  • Sigara kullanmak
  • Fiziksel aktivite yapmamak

İnme riski, yaşın ilerlemesiyle artmaktadır. Özellikle 65 yaşın üzerindeki kişilerde, inme daha sık görülmektedir. Ayrıca daha önce inme geçiren hastalar bir sonraki inme açısından daha büyük risk taşımaktadırlar.

İnmenin alt gruplarına göre farklı risk faktörleri vardır. Bazen farklı hastalıklar için kullanılan ilaçlar da inme riskinin yükselmesine neden olabilir. Ancak çoğunlukla yukarıda belirtilen faktörler sonucu damar sertleşmesi denilen “ateroskleroz” gelişmesi ve buna bağlı olarak beyni asıl besleyen damarlarda gelişen daralmalar ve pıhtılar ya da kalp hastalıkları sonucu gelişen bir pıhtının (emboli) beyin damarlarından birini tıkaması sonucu inme gelişir.

Hipertansiyon, hemorajik inmeler için çok ciddi bir risk faktörüdür ve mutlaka takip edilmelidir.

İnmenin komplikasyonları nelerdir?

İnme sonucu kimi hastalarda düzelme izlenebilirken kimi hastalarda kayıp olan beyin dokusunun yeri ve büyüklüğüne göre sekel bulgular gelişebilir.

  • Kol ve bacakta güçsüzlük, tek taraflı his kaybı
  • Konuşmada bozulmalar
  • Denge ve koordinasyon bozukluğu
  • Görme kaybı
  • Yutma bozukluğu
  • Bilişsel bozulmalar
  • İdrar kaçırma, inme sonucunda gelişen bulgular olarak gösterilebilir.

Güçsüzlük gelişen hastalarda, inmenin erken tedavisi sonrasında fizik tedavi rehabilitasyon programı planlanır. İnme sonrasında güçsüzlük gelişen hastalarda zamanla güçsüz olan kol ve bacakta katılık (spastisite) gelişebilir ve pasif olarak hareket ettirmek dahi güçleşir.

İnme tanısı nasıl konur?

İnme tanısı öncelikle klinik, yani hekimin aldığı hikâye ve muayene sonucunda konulur. Muayene sonrası inme olarak değerlendirilen hasta, kontrastsız bilgisayarlı beyin tomografisi ile değerlendirilir. Bu yöntem hemorajik ve iskemik inme ayrımının yapılması için önemlidir. Ayrıca büyük damar hastalığı düşünülen olgular ve diğer faktörler de göz önüne alınarak beyni ve boynu içeren damar görüntülemesi yapılır. Bu görüntüleme beyin/boyun tomografi anjiyografi ya da MR anjiyografi şeklinde olabilir. Çoğu merkezde inmede, hızla iskemik alanın görülmesini sağlayan beyin MR ve difüzyon MR tetkikleri de yapılmaktadır.

İnme nasıl tedavi edilir? Tedavi yöntemleri nelerdir?

İnme için en önemli faktör, sağlam beyin dokusunun korunmasıdır. İnme geçiren kişilerde, ilk dakikalarda beynin bir bölümü geri dönüşümsüz olarak işlevini kaybetmektedir. Ancak bu bölümün etrafında uygun tedavi ile fonksiyonunu geri kazanabilen bir alan olmaktadır. Bu alana tıbbi olarak “penumbra“ denilmektedir. Penumbranın korunabilmesi için hasta hızla hastaneye ulaştırılmalıdır.

Semptomların oluşmasından sonraki ilk 4,5 saat içinde hastaneye başvuran ve hekimin uygun gördüğü, kanaması olmayan hastalarda semptomların düzelmesini sağlayabilecek trombolitik tedaviler uygulanmaktadır. İlacın uygunluğu ve gelişebilecek komplikasyonlar hekim tarafından değerlendirilerek hasta ve yakınlarına bilgi verilir.

Yapılan çalışmalar sonucunda trombolitik tedavilerin inmenin komplikasyonları azalttığı bildirilmiştir. Ancak kanama gibi ciddi yan etkileri olabilmektedir. Özellikle ilk 6 saatte başvuran hastalarda ilk 24 saate kadar da değerlendirilebilir bir başka tedavi şekli de endovasküler tedavilerdir.

Endovasküler tedaviler, kateter anjiyografi yapılarak damar içinden oluşan tıkanmaya müdahale edilmesidir. Ancak böyle bir işlemin yapılabilmesi için tıkanmanın, uygun büyüklükteki damarlarda olması gerekir. Daha uzak ve ince damarlarda diğer tedavi seçeneklerine başvurulur. Endovasküler ve trombolitik tedaviler, hastanın durumuna göre birlikte de uygulanabilmektedir. Belirtilen saatler içinde hastaneye ulaştırılamayan ya da bu tedaviler sonrasında uzun dönem inmeden korunmak amacıyla pıhtılaşmayı önleyen “antiagregan” ya da “antikoagülan” denilen ilaç gruplarına hekimin uygun gördüğü şekilde devam edilmektedir. Ayrıca sağlıklı yaşam düzenlemeleri yapılmakta ve sekel olan hastalarda fizik tedavi ve rehabilitasyon programları uygulanmaktadır.

Sağlıklı kişiler inmeden nasıl korunabilir?

İnme ve diğer tüm damar hastalıklarından korunmak için,

  • Sağlıklı beslenmek
  • Fiziksel aktiviteleri ihmal etmemek
  • Sigara kullanmamak
  • Sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmek oldukça önemlidir.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu