Kıl Dönmesi Nedir

Kıl Dönmesi Nedir

Kıl Dönmesi Nedir
Kıl Dönmesi Nedir
Pilonidal Sinüs (Kıl Dönmesi) hastalığı, en sık kuyruk sokumu bölgesinde görülen kıl torbası iltihabıdır. Kuyruk sokumu bölgesinde, cildin altında oluşan kıl kistlerinin içinde bir boşluk oluşur. Bu boşluğun içinde de sıkça kıl görülmesi mümkündür. Kıl dönmesi, bu kılların çıkış yolu bulamaması ve bulunduğu kistin içinde enfeksiyon oluşturması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Yapılan araştırmalarda foliküllerin (orta hatlı kıl köklerinin) cildin salgıladığı sıvılar veya kıllar ile tıkanması sonucunda hastalığın başladığı görülmüştür. Doğuştan gelen bir hastalık olmayan kıl dönmesi, tamamen dış faktörler sebebiyle meydana gelmektedir.
Tıbbi adıyla Pilonidal Sinüs olarak bilinen bu hastalığın yaşanma sıklığı cinsiyete göre de değişmektedir. Kadınlarda kıl dönmesi erkeklere oranla daha az yaşanır. Bunun asıl nedeni kadınlardaki kıl oranının erkeklere oranla daha az olmasıdır. Ancak kadınlarda da kıl dönmesi hastalığı görüldüğü bilinmektedir. Bu hastalık kişinin günlük yaşantısına olumsuz yönde etki etmektedir. Yaşam kalitesinin düşmesine sebep olan bu hastalığı, ilerletmeden tedavi ettirmek gerekir.

Kıl Dönmesi Neden Olur

Kıl Dönmesi Neden Olur
Kıl Dönmesi Neden Olur
Kıl dönmesi saç bölgesi, boyun bölgesi, sırt bölgesi ve kuyruk sokumu bölgesinde bulunan kılların, kuyruk sokumu çukurunda birikmesiyle oluşur. Gün içinde yapılan hareketlerin etkisiyle, bahsedilen bölgedeki kıllar dökülür ve kuyruk sokumu çukurunda yer edinir. Bu kıllar kişinin sürtünmeye neden olacak hareketleri, terleme, travma vb. nedenlerden dolayı, incelen deriden bir giriş yolu bulur. Kalça bölgesindeki iki kaba etin birbirine sürtünmesiyle birlikte, kılların deri altına girişi çok daha kolay olmaktadır.
Cilt altındaki yağ dokusu içine giren kıllar, herhangi bir acıya neden olmadığı için fark edilmez. Burada kendine yer bulan kıllar, bakterilerin oluşmasına ve iltihaplı enfeksiyona neden olarak, kuyruk sokumunda kıl dönmesi ya da popoda kıl dönmesi hastalığını meydana getirir. Kuyruk sokumu dışında nadiren de olsa göbek bölgesinde ya da yüzde kıl dönmesi, aynı yolları izleyerek ortaya çıkabilir.

Kıl Dönmesi Belirtileri Nelerdir

Kıl Dönmesi Belirtileri Nelerdir
Kıl Dönmesi Belirtileri
Bu hastalık çoğu hastada sessiz ilerlemektedir. Bu yüzden kıl dönmesi başlangıcını yakalamak zordur. Ancak kıl dönmesi hastalığının ilerlemesiyle birlikte, bazı belirtiler ortaya çıkmaya başlayacaktır. Bu belirtilerin en bilineni, kişinin hastalıklı bölgeye dokunması sonucu hisettiği acıdır. Bayanlarda kıl dönmesi belirtileri spesifik değildir. Genellikle aynı belirtiler gözlenir. Bunun dışında ortaya çıkan genel kıl dönmesi belirtileri ise şöyledir;
  • Bölgede oluşan hassasiyet ve şişlik
  • Ciltte kızarıklık
  • Kötü koku yayan akıntı
  • Ateş
  • Ağrı
  • Bulantı
  • Halsizlik
Kıl dönmesi belirtileri çok ufak bir çukur ya da delikle birlikte ortaya çıkabileceği gibi, ağrılı ve büyük bir kitleyle birlikte de kendini gösterebilir. Hastalığın oluştuğu bölgede koyu renkte, berrak renkte ya da kanla birlikte gelen akıntı görülebilir. Enfeksiyonun oluşmasıyla birlikte, hastalığın var olduğu bölgede hassasiyet görülebilir. Enfeksiyonun şiddetlenmesi halinde ateş, mide bulantısı ve halsizlik gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Kıl dönmesi belirtileri, hastalığın seyrine göre farklı tablolar oluşturmaktadır. Akut apse süreci olarak tanımlanan durumlarda hassasiyet, şiddetli ağrı ve ateş görülmektedir. Bu belirtiler hastalıklı bölgeden akıntı ve cerahat (irin) boşalması sonucunda kaybolmaktadır. Ancak akut süreçte oluşan apsenin dağılmasıyla birlikte, sinüs denilen boşluklar ortaya çıkacaktır. Bu durumda kronik apse süreci başlamaktadır. Şişme, ağrı ve akıntı ataklarını oluşturan kronik apselerin tedavisi, yalnızca cerrahi tedaviyle yapılmaktadır.

Kıl Dönmesi Hastalığının Nedenleri ve Risk Faktörleri Nelerdir

Kıl Dönmesi Hastalığının Nedenleri ve Risk Faktörleri Nelerdir
Kıl Dönmesi Hastalığının Nedenleri
Kıl dönmesi hastalığının nedeni kesin olarak bilinmemektedir. Ancak hastalığın oluşmasına neden olacak faktörler bulunmaktadır. Bununla birlikte bazı risk faktörleri de, kişilerde kıl dönmesi görülmesi ihtimalini yükseltmektedir.
Kıl dönmesi hastalığının nedenleri;
  • Vücutta bulunan kılların sert ve kalın yapıda olması,
  • Vücutta bulunan kılların dökülme miktarının fazla olması,
  • Kalçalar arasında bulunan natal kleftin (yarığın) derin ve dar olması,
  • Kalçalar arasında bulunan yarıkta çatlak oluşması,
  • Terlemeye bağlı olarak derinin uzun süre nemli bırakılması,
  • Uzun süre oturarak çalışılması ve bu bölgeye biriken kılların travma oluşturması,
  • Şişmanlık ve Obezite
  • Kuyruk sokumu bölgesinin uzun süre hijyenden uzak kalması, temizlenmemesi
Kıl dönmesi hastalığında risk faktörleri;
  • Hastalık 15-40 yaş arasındaki kişilerde daha fazla görülmektedir.
  • Kadınlarda görülebileceği gibi, erkeklerde görülme oranı daha fazladır.
  • Kilolu ve terleme oranı daha yüksek kişilerde görülme oranı yüksektir.
  • Kuyruk sokumu oluğu derin olan kişilerde görülmektedir.
  • Düzenli temizlik yapmayan kişilerde daha sık görülmektedir.
  • Uzun süre oturmak, hastalığın oluşumuna davetiye çıkarmaktadır.
  • Dar giysileri tercih eden kişilerde sürtünme daha fazla olacağı için, hastalık daha sık görülür.
  • Vücut kıllarının yapısının sert ve kalın olması, ailevi yatkınlık nedeniyle kıl tiplerinin benzemesi de, hastalık riski olarak görülmektedir.

Kıl Dönmesi Tedavisi

Kıl Dönmesi Tedavisi
Kıl Dönmesi Tedavisi
Kıl dönmesi tedavisinin yapılabilmesi için, hastalığın akut ya da kronik evrede olup olmadığı belirlenmelidir. Tedavi seçenekleri buna göre değişiklik gösterecektir. Ancak henüz bir semptom ile karşılaşmayan kişilerin yapacağı şey, riskli bölge olarak bilinen kuyruk sokumunu temiz tutmak ve bu bölgenin hijyenine sürekli olarak dikkat etmektir. Kuyruk sokumunun kıllardan arındırılması ve temiz tutulması, kişiyi bu hastalıktan da uzak tutacaktır.
Akut Apse Sürecinde Olan Kıl Dönmesi Hastalığının Tedavisi:
Akut apse sürecinde olan hastalarda, öncelikle bölgede bulunan enfeksiyonun ortadan kaldırılması gerekir. Bunun için ilgili hekimin önereceği antibiyotiklerle tedavi yapılmaktadır. Ağrının giderilmesi için, antibiyotiklere ağrı kesici ilaçlar eşlik edebilir.
Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi uygulamak her zaman öncelikli tercihtir; ancak bazı durumlarda kıl dönmesi ameliyatı şart olabilir. Akut apse oluşumuyla birlikte ( pilonidal apse ) hastalıklı bölgede kesi yapılarak, apsenin içinde bulunan cerahat (irin) ve akıntı boşaltılır. Böylelikle hastanın iltihap ve ağrı şikâyetleri ortadan kalkacaktır. Apsenin içinde oluşan akıntının boşaltılması, hastanın tercihi ve apsenin büyüklüğüne göre, genel anestezi kullanılarak ameliyathane ortamında yapılabileceği gibi, lokal anestezi yardımıyla bir poliklinik ortamında da yapılabilmektedir. Kıl dönmesi ameliyatı bu şekilde gerçekleştirilen, apsenin içindeki akıntının boşaltılması işlemidir. Lazerle kıl dönmesi ameliyatı da uygulanmaktadır.
Kronik Apse Sürecinde Olan Kıl Dönmesi Hastalığının Tedavisi:
Akut apse sürecinde yapılan cerrahi işleme rağmen, kıl dönmesi hastalığı tekrarlayabilir. Bu süreç ise kronik apse süreci olarak adlandırılır. Bu durumun gerçekleşmesi halinde, genelde ameliyat önerilmektedir. Akut apse tedavisinde uygulanan yöntemler, kronik vakalarda da aynı şekilde uygulanmaktadır. Ancak bazı hastalarda, kıl dönmesi ameliyatının dışında tedavi yöntemleri uygulanabilmektedir. Bu yöntemlere konservatif yöntemler denir. Yani ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi uygulanır. Kıl dönmesi ameliyatsız nasıl geçer diye soracak olanlar için bazı yöntemler aşağıda listelenmiştir:
Sklerozan Madde Enjeksiyonu (Fenol) Yöntemi: Bu yöntemlerin en bilineni sklerozan madde enjeksiyonu adı verilen, hastalık bölgesinde oluşan sinüs ağzının genişletilmesi ve içinde bulunan kılların temizlenmesi yöntemidir. Daha sonra cildin sağlıklı kısmı korunarak, %80 oranında fenol maddesi sinüsün içine salınır. Bu işlem gerekli duyulduğunda, aralıklarla tekrar edilebilen ve poliklinik koşullarında yapılması mümkün olan işlemlerden biridir.
Gümüş Nitrat Yöntemi: Fenol yöntemine benzer bir diğer yöntem, gümüş nitratla yapılan tedavi yöntemidir. İşlem uygulanırken gümüş nitrat kullanılabileceği gibi, %80-90 oranında alkol de bu tedaviyi uygulamak için kullanılabilir.İşlemleri birebir aynı olan, ancak fenol maddesi yerine gümüş nitrat kullanılan bu tedavi yöntemi ile sklerozan madde enjeksiyonu yöntemi, sınırlı başarıyla sonuçlanmaktadır. Bu nedenle tamamen hasta tercihine göre gerçekleştirilmektedir.
Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisi ücreti de bu konudan muzdarip olanlar için önemli bir ayrıntıdır. Ancak hastalar şunu bilmelidir ki kıl dönmesi tedavisi ameliyatsız sonuç vermemektedir. Ameliyatsız kıl dönmesini tamamen tedavi edileceğini söyleyen hastaneler genellikle hastaları çekmek için bunu yaparlar ve hastalar oraya gittiklerinde kendilerini ameliyat için ikna edilirken bulurlar. Devlet ameliyatsız kıl dönmesi tedavisini tedavi gözünde görmediği için ücreti karşılamamaktadır. Bunun dışında kıl dönmesi ameliyatı ücreti özel hastanelerde bağkur, SSK, emekli sandığı ve sağlık personeli için ortalama 1550 TL civarındadır. Sağlık güvencesi olmayanlar için ise 2000-2300 arası ücret alınmaktadır.

Kıl Dönmesi Ameliyatı Yöntemleri Nelerdir

Kıl Dönmesi Ameliyatı Yöntemleri
Kıl Dönmesi Ameliyatı
Kistotomi: Kıl kistlerinin doldurduğu boşluğun üzerindeki deri açılarak, içinde bulunan kistler temizlenir. Bu işlem yapılırken, kıl kistlerinin arkasında bulunan sinüs iç duvarı çıkarılmamaktadır. Temizlenen bölgeye sık aralıklarla pansuman yapılarak, sinüs boşluğunun kendi kendini doldurması beklenmektedir. Lokal anestezi yardımıyla yapılabilen bu ameliyatta, iyileşme süresi 3-5 hafta olarak belirlenmiştir. Ameliyat sonrası enfeksiyon oluşumuna karşı antibiyotik tedavisi verilmektedir. Hastalığın yeniden nüks etme oranı, %7 ile %16 arasında değişmektedir.
Marsupializasyon: Bu ameliyatta da kıl kistlerinin doldurduğu boşluğun üzerindeki deri açılır. İçinde bulunan kıl kistleri temizlenir. Kıl kistlerinin arkasında bulunan sinüs iç duvarı çıkarılmamaktadır. Ameliyat başlangıcında kesilen deri, boşlukta kalan kistin tabanına dikilmektedir. Böylelikle kıl kistleri çıkarıldıktan sonra oluşan boşluk küçültülülür. Bu ameliyat yönteminin ardından, günlük pansumanın aksatılmaması ve yaranın üzerine dökülen kılların titiz bir şekilde temizlenmesi gerekmektedir. Hastalığın yeniden nüks etme oranı, %1 ile %6 arasında değişmektedir. İyileşme süresi 4-6 hafta olarak belirlenmiştir.
Flep Yöntemi: Kıl kistleri bulunduğu bölgeden tamamen çıkarıldıktan sonra, yaralı bölgeye 1 tane kapalı emici diren yerleştirilir. Ardından direnin çevresinde kalan boşluk, çevre dokular yardımıyla kapatılır. Kıl dönmesi tedavisinde bilinen en etkili yöntemlerden biridir. Bu ameliyat işlemine, flep çevirme ameliyatı adı verilmektedir. Flep yöntemiyle yapılan ameliyatlar sonrası, hastalığın nüksetme oranı %0 ile %5 arasında değişmektedir.

Kıl Dönmesi Ameliyatı Sonrası Ne Yapılmalı

Kıl Dönmesi Ameliyatı Sonrası
Kıl Dönmesi Ameliyatı Sonrası
Doktor ameliyat sonrasında yaranın durumuna göre 4 ya da 5 gün süreyle kullanabileceği antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar vermektedir. İyileşme sürecinin yolunda gidebilmesi için hastaların bu ilaç ve pansuman talimatlarına uyması şarttır. Kuyruk sokumunda kıl dönmesi çok yaygın görünür. O bölgeden ameliyat olanların emici hortum ile taburcu olmaları önerilmektedir. Çünkü o bölge hareketli bir bölgedir. Gün içerisinde gerçekleştirilen pek çok eylem orada baskı uygulanmasına sebep olur. Bu da o bölgede sıvı birikmesine zemin hazırlar. Emici hortum ise bu birikme ihtimali olan sıvının uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Böylelikle olası iltihap önlenebilir ve iyileşme süreci hızlandırılabilir.
Emici hortum kıl dönmesi ameliyatı sonrası 3 gün süreyle kullanılır ve sonrasında oradan çekilir. Ameliyat sonrası ilk 1 hafta hareketlere ve hijyene çok dikkat edilmelidir. Yaranın gerilmesine sebep olacak hareketlerden kaçınılmalı, tuvalet sonrasında o bölge pansumana zarar vermeyecek şekilde iyi temizlenmelidir. Genellikle bir hafta geçmeden banyoya izin verilmez. Pansuman 1 hafta devam ettirilir ve 2 haftadan sonra da dikişler alınır. Bu aşamadan sonra kişi normal hayatına geri döner.
Kişi iyileştikten sonra (2 haftalık süreç geçtikten sonra)  en az 3 ay boyunca 15 güne bir anüs bölgesindeki ve kalça üzerindeki kılları tüy dökücü krem yardımı ile temizlemelidir. Bu uygulamalar tekrarlamaların önüne geçer ve daha hijyenik bir yüzey sağlar. Ağır sporlar kesinlikle tavsiye edilmemektedir. Yürüyüş serbesttir. Kalça bölgesini zorlamayacak hafif egzersizlere de müsaade vardır; ancak ağır egzersizler 3 ya da 4 ay sonraya bırakılmalıdır.  Hastanın neyi ne zaman yapabileceği onun genel durumuna göre belirlenir. Kıl dönmesi ameliyatı ne kadar sürede iyileşir diye sorulacak olursa; bunun 2 hafta ile 3 ay arasında olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ancak nadir de olsa haftalar geçmesine rağmen iyileşmeyen vakalar da mevcuttur. Yara tamamen iyileşene kadar doktor takibinde olmakta fayda vardır.

Kıl Dönmesine Ne İyi Gelir

Kıl Dönmesine Ne İyi Gelir
Kıl Dönmesine Ne İyi Gelir
Kıl dönmesi başlangıcı maalesef çoğu defa fark edilmez. Belli başlı bazı belirtiler de nasılsa sonra geçer diye düşünülerek dikkate alınmaz ve bu durum kıl dönmesi durumunun ilerlemesine zemin hazırlar. Kıl dönmesi bitkisel tedavi ile ancak başlangıç aşamasında giderilebilir. Bu yüzden bitkisel tedavilerden yararlanabilmek ve olumlu sonuç alabilmek için kıl dönmesi belirtileri konusunda kişilerin o duruma düşmeden bilinçlenmeleri gerekir. Kıl dönmesine iyi gelebilecek bazı bitkisel tedavi yöntemleri şunlardır:

Siyah Çay:

Siyah çayın içerisinde tanen maddesi (tannik asit) bulunmaktadır. Bu madde tıbbi alanda kullanılabilen bir maddedir. Buruk bir tada sahiptir. Bu maddenin tahrişleri düzeltme ve deriyi yumuşatma özelliği vardır. Deri yumuşadığında kıl uçları dışarıya çıkmakta zorlanmaz ve kıl ucu ters yöne ilerlemeden önce müdahale edilmiş olur. Poşet çay ya da normal demlemelik çay kullanılabilir. Poşet çay ılık suyun içerisinde birkaç dakika bekletilir ve 6-7 dakika kadar kıl dönmesinin başladığı yerde tutulur. Normal demleme çayda ise demlenmiş çayın taneleri süzülerek bir kaba alınır ve üzerine limon eklenir. Bu karışım bir pamuk yardımıyla sorunlu cilde uygulanır. Bu uygulamaların günde iki kez yapılması olumlu sonuç almada yardımcı olacaktır.

Çay Ağacı Yağı:

Kıl dönmesi başlangıcı tedavisinde asıl amaç tahriş olmuş olan dokuyu yenilemek ve enfeksiyon oluşumun önüne geçmektir. Çay ağacı yağı ise antiseptik (dokuya uygun), antibakteriyel (bakterilerle savaşan) ve antienflamatuvar (enfeksiyonlarla savaşan) özellikleri ile bu beklentiyi en iyi şekilde karşılar. Çay ağacı yağını sorunlu bölgeye uygulamadan önce o bölge antiseptik özellikte olan beyaz sabun ile temizlenmelidir. 2 yemek kaşığı  kadar suya 5 damla çay ağacı yağı eklenmeli ve bu karışım o bölgeye sürülmelidir. Yaklaşık 10-15 dakika bekletildikten sonra ılık suyla durulanmalıdır. Bu uygulamanın da günde 2 kez yapılması tavsiye edilir.

Zeytinyağı:

Zeytinyağının dokuya uygunluğunu ve iyileştirici özelliğini bu gün bilmeyen yoktur. Bu yağ tek başına uygulanabileceği gibi çay ağacı yağı ile karıştırılarak da uygulanabilir ve çok daha iyi sonuç alınır. Tek yapılması gereken 1 yemek kaşığı zeytin yağına 4 damla çay ağacı yağı damlatarak bu karışımı masaj ile o dokuya yedirmek ve yaklaşık 10 dakika boyunca kurumasını beklemek olacaktır. Sonrasında ise ılık suyla yıkayarak o bölge arındırılır. Bu da günde 2 kez yapılmalıdır.

Aloe Vera:

Cilt yenileme deyince akla gelen ilk bitki şüphesiz ki aloe veradır. Aloe vera aynı zamanda iltihap kurutucu özelliği ile enfeksiyon oluşumunun önüne geçer ve dokuya ihtiyacı olan nemi kazandırır. Böylelikle cilt kendi kendini onarmaya başlar ve kıl dönmesi başlamadan sona erer. Herhangi bir yerden aloe vera yaprağı edinerek işe başlanmalıdır. Aloe vera yaprağı kesilerek içerisindeki jel alınmalı ve sorunlu bölgeye uygulanmalıdır. Yaklaşık yarım saat beklendikten sonra ılık su ile durulanabilir. En iyi sonuç için günde iki ya da 3 gün uygulanmalıdır.

Kıl Dönmesi İçin Hangi Bölüme Gidilmelidir

Kıl Dönmesi İçin Hangi Bölüme Gidilmelidir
Kıl Dönmesi İçin Hangi Bölüme Gidilmelidir
Kıl dönmesi hastalığı için tüm makat rahatsızlıklarında olduğu gibi, bir genel cerrahi uzmanına muayene olmak doğru olacaktır. Genel cerrahi uzmanı elle kontrolünün yanı sıra, başka tetkikler isteyebilir. Kıl dönmesi tedavisini tüm genel cerrahi uzmanları yapabileceği gibi, proktoloji (hemoroid ve anorektal hastalıklar) alanında uzman bir genel cerrahi doktoru tercih edilirse, tedavide daha iyi sonuçlar elde edilmektedir.
Kıl dönmesi kendiliğinden geçer mi diye soranlar bilmelidirler ki; bu durumun kendiliğinden geçmesi mümkün değildir. Bu durumdan muzdarip olanların yapabileceği en iyi şey; en erken evrede doktora başvurmak ve ilerlemeye meydan vermeden tedavi olmaktır.

Yazıyı Puanla

SağlıklıHayat.Net
User Rating: 5 ( 1 votes)

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu