Arı sokmasına ne iyi gelir ?
Arı sokması

Arının iğnesini insan vücuduna batırması sonucu zehri kan dolaşımına karışır ve bölgede kızarıklık, uyuşma, ağrı gibi belirtiler gözlenir. Arıdaki zehir asidik yapıda bir sıvıdır ve içerisinde protein ve enzimler bulunur.
İnsanlar en çok bal arılarının sokmasına maruz kalır ve Arı sokmasında iğne genellikle vücutta kalır. İğnesi kopan arı en fazla birkaç gün yaşar. Fakat yaban arılarında durum bu şekilde değildir. Bu arıların iğneleri vücutlarında kaldığı için yeniden sokabilirler. Arıların zehri etrafa bir çeşit koku yayar. Arı sokmasında başka arıların da aynı bölgeye toplanması bu yüzdendir.
Ülkemizde her on kişiden biri böcek sokmalarına karşı alerjik reaksiyon gösterir. En sık rastlananı da arı sokmasıdır. İstatistiklere göre ABD’de her yıl ortalama 50 kişi böcek sokmasından dolayı hayatını kaybetmektedir. Arı sokmasına bağlı ölümler genellikle çok sayıda arının saldırısı sonucu olur. Bununla birlikte arı, beyne yakın bir yerden sokmuşsa sonuçları daha hızlı ortaya çıkar ve durum daha riskli bir hale gelir.
Arı sokmasına alerjisi olduğunu bilen yetişkinler durum meydana geldiğinde acilen en yakın sağlık kuruluşuna gitmelidir. Özellikle çocuklarda durum daha tehlikeli hale gelebilir. O yüzden “kendiliğinden geçer” denilerek ihmalkar davranılmamalıdır.
Arı tarafından sokulan kişi, alerjisinin olmadığını bilse dahi eğer dil, boyun ve boğaz gibi bölgelerden sokulmuşsa muhakkak bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır
Arı sokması belirtileri

Arı sokması kaşıntı ile ilk belirtisini gösterir. Sokma anından itibaren şiddetli bir acıyla gelen bu kaşıntı, kişide alerji yoksa ilk 24 saat içinde kaybolur.
- Arı sokmasının ardından geçen 48 saatlik sürede bölgede kızarıklık ve şişme meydana gelebilir. Bu durum 7 gün içinde azalarak biter.
- Arıya alerjisi olan kişilerde belirtiler genelde sadece sokulan yerde değil vücudun birçok bölgesinde ortaya çıkar. Çünkü zehir kan dolaşımıyla bütün vücuda yayılmıştır.
- Alerjik reaksiyonların en belirgini kurdeşen (ürtiker) ve tehlikeli kurdeşendir (anjiödem). Kişinin bütün vücudunda kızarıklıklar ve rahatsız edici boyutta bir kaşıntı oluşur.
- Arıya alerjisi olan kişilerde aniden fenalaşma (anaflaksi) ve bayılma da gözlemlenebilir. Ayrıca boğazda, yüzde, dilde şişkinlik, nefes alma güçlüğü ve sesin kısılması da alerjik belirtiler arasındadır.
Arı sokmasına alerjisi olan kişilere acil şekilde müdahale yapılmazsa sonucu ölüm olabilir. 50 yaş ve üzerindeki erkekler, arı sokmasına bağlı meydana gelen ölümlerde en yüksek yüzdeli kısımdır. Çünkü dolaşıma karışan zehir kalbin fonksiyonlarını yerine getirmesine engel olur ve kalp krizini tetikler.
Arı sokmasında ne yapılır ?

Öncelikle yapılması gereken en doğru davranışın en acil şekilde bir sağlık kuruluşuna gitmek olduğunu belirtelim. Böyle bir imkan yoksa ilk olarak deride kalan iğne çıkarılmalıdır. Bu aşamada iğneyi yukarıdan tutarak çekmeye çalışmak uç kısmında kalan zehrin de kana karışmasına neden olur. İğneyi yandan sivri ve sert bir cisimle çıkarmak en doğrusudur. Arı iğnesinin içeride kalan kısmı enjektör ucu benzeri bir materyalle dışarıya doğru itilebilir.
Bölgenin Temizlenmesi: Arı sokan yer en kısa sürede dezenfekte edilmelidir. Sağlık kuruluşları bu işlem için batikon adı verilen mikrop öldürücü bir kimyasal kullanır. Evde varsa bir pamuğa dökülerek bölgeye sürülebilir. Diğer bir yöntem de sabunlu suyla yıkamaktır.
Arı sokması ilkyardım müdahalelerinde en çok yapılan hatalardan birisi bölgenin emilmesidir ve asla yapılmamalıdır. Bu durum sadece zehrin daha fazla yayılmasına neden olur. Aynı şekilde ovma da zehrin kana daha hızlı karışmasına neden olacağından uzak durulması gereken bir harekettir.
Arı sokması tedavi

Doktor, muayeneden sonra gerekli görürse bölgedeki ağrının hafiflemesi için ağrı kesici verebilir. Bu ağrı kesiciler ağız yoluyla alınan kapsüller olabileceği gibi doğrudan sokulan bölgeye sürülen merhemler de olabilir. İçinde parasetamol ve naproksen sodyum gibi ağrı etkisini azaltıcı maddeler bulunan bu ilaçların ne süreyle ve ne kadar kullanacağına doktor karar verir.
Arı zehrine karşı alerjisi olan kişilerin tedavisi ise aşıyla yapılır. Bağışıklık sistemine etki eden “immünoterapi” aşısı olarak ifade edilen bu tedavi mutlaka doktor nezaretinde uygulanmalıdır. Alerjisi olan kişilerde bu aşının uygulandığı anda da fenalaşma ve kurdeşen gibi belirtiler gözlenebilir. Aşıdan sonra en az 30 dakika kadar hasta gözlem altında tutulmalıdır.
Arı sokması sonucu kaşıntı nasıl geçer ?
Arı sokmalarında oluşan kaşıntının verdiği rahatsızlığı azaltmak için verilen ilaçlar da vardır. İnsan vücudu bu durumlarda histamin adı verilen bir enzim salgılar. Bu enzim kaşıntı oluşmasına neden olur. Antihistaminik olarak tabir edilen ilaçlar sayesinde bu enzimin etkileri ortadan kaldırılır ve bölgedeki kaşıntı engellenir.
Arı sokmasına ne iyi gelir ?

- Arı sokmasına bağlı oluşan şişkinlik ve kaşıntının önlenmesi için soğuk uygulanabilir. Kuru bir peçetenin içine buz konularak bölgeye 20 dakika boyunca tatbik edilir ve işlem 4-5 saatte bir tekrarlanabilir.
- Kaşıntının ve şişkinliğin azaltılması için diş macunu kullanılabilir. Bölgeye sürülen macun 15 dakika kadar bekledikten sonra yıkanır. 5 saatlik aralıklarla tekrar edilmesinin bir mahsuru yoktur.
- Yemek sodası, sirke ve et yumuşatıcı karıştırılarak bölgeye sürülüp 20 dakika sonunda yıkanır. Kızarıklık ve şişlik kayboluncaya kadar 3-4 saatte bir yeniden yapılabilir. (et yumuşatıcının içinde arının zehrini ortadan kaldıran papain adında bir enzim vardır.)
- Kuru soğan ve patates de arı sokmasında kullanılan geleneksel yöntemlerdendir. Çiğ olarak kullanılan bu sebzeler, ikiye bölünerek arının soktuğu bölgeye konur. Şişlik, kaşıntı ve ağrı şikayetleri azalıncaya kadar günde dört kez uygulanabilir.
- Roll-on olarak adlandırılan deodorantlar da bölgeye sürülebilir. Yavaş ve dairesel hareketlerle işlem yapılır.
Yukarıda verilen bilgiler dışında arı sokmasında ne yapmalı diyenlere verilebilecek bir diğer tavsiye de bol su tüketmeleri yönündedir. Günde en az 2 litre su içmek, arı zehrinin vücuttan daha hızlı atılmasına yardımcı olacaktır.
Arı sokmasına alerjisi olanlar ne yapmalı ?

Arı sokmasına karşı alerjisi olan insanlar minimum 4-5 yıl sürecek bir tedavi sonucu bu rahatsızlıktan kurtulabilirler. Tedavi aşamasında hastalara “venom” yani arı zehri verilir. Alerji uzmanı hekimler tarafından düzenli aralıklarla yapılan bu işlem sonrasında vücudun arı zehrine karşı bağışıklık kazanması sağlanır. İşlem çok küçük dozlarla başlar ve hastanın kolundan enjekte edilerek yapılır.
Alerjisi nedeniyle arı sokması sonucu şiddetli şok yaşamış kişiler, aşı tedavisi devam ederken yanlarında mutlaka bir oto-enjektör taşımalıdır. Olası bir arı sokmasında kişinin bu enjektörü kendine batırması ve içindeki maddeyi vücuduna zerk etmesi gerekir. Bu enjektörün içinde insan vücudu tarafından da salgılanan epinefrin hormonu bulunur ve hayati fonksiyonların durmasını engeller.
Arı Alerjisi Testi: Kan ve deride yapılan analizlerle kişideki alerjinin tanısı konulabilir. Alerji uzmanı doktorlar tarafından deriye çok küçük dozlarla arı zehri verilir ve tepkiler ölçülür. Testler sonucu alerjisi olduğu kesinleşen kişiler, yukarıda bahsettiğimiz aşı tedavisi ile birlikte korunma amaçlı tedbirlere de başvurmalıdır. Önleyici tedavi olarak nitelendirilen bu tedbirler şu şekilde sıralanabilir.
- Kişi açık havada ve bitkilerin fazla olduğu ortamlarda bulunuyorsa çorap giyip eldiven takarak daha az yerini açıkta bırakabilir.
- Yaşanılan yerde arıların ilgisini çekebilecek şekerli gıdalar kapalı olarak muhafaza edilmeli ve pencerelere korumalık takılmalıdır.
- Arılara alerjisi olan kişiler ve yakınları cam önlerinde ya da balkonlarda çiçek yetiştirmemelidir.
- Dışarı çıkarken çiçekli ve parlak giysilerden uzak durulmalıdır. Ayrıca parfüm kokusu da arıları çekebileceğinden mümkün olduğunca az kullanılmalıdır.
Ayrıca bknz : Alerji testi nasıl yapılır
Arı sokması faydalı mı ?
Bugüne kadar yapılan bilimsel araştırmalarda arı zehrinin insan vücuduna olumlu bir katkısının olduğu tespit edilmemiştir. 2013 yılında Çin’de arı zehrini kullanarak kanser hastalarını tedavi ettiğini söyleyen Wang Menglin adında bir doktor çıkmış ancak ABD Kanser Derneği, arı zehrinin ya da balın bu şekilde bir etkisinin olmadığını ifade etmiştir.